2 hafta önce Netvent Blog üzerinde 1. Versiyonunu yazdığım yazı dizisinin devamı ile karşınızdayım. Özellikle Türkçe kaynakta fazlası ile sıkıntı çektiğimiz bu alanda Netvent olarak içerik yaratmaya ve sizlerle paylaşmaya çalışıyoruz, umarım geri dönüşleriniz ile bizlere katkı sağlarsınız.
Ekip arkadaşlarımla birlikte hedefimiz sizlere SEO hakkında çeviri yazılar yazma, eski bilgiler vermek yerine özgün içerikler sunmak ve bunları doğru kanallar vasıtası ile sizlere ulaştırmaktır. Şirketimizin CEO’su Emre Fadıllıoğlu’nun dediği gibi Steve Jobs kadar takıntılı, Guy Kawasaki kadar mütevazi ve Semih Saygıner kadar tutkuluyuz!
Bütün bunlar çerçevesinde 2. Yazımız, bizlere Facebook sayfamızda ve Twitter’da #SDBY etiketiyle SEO hakkında doğru bilinen yanlışları iletmiş olanların yorumları dikkate alınarak yazılmıştır.
Yanlış: Arama motorlarında XX TL’ye birinci sıraya çıkarsınız.
Doğru: Eğer Google yahut diğer arama motorlarının yönetim kurulunda yer almıyorsanız ya da algoritmayı yapan ekibin müdürü değilseniz böyle bir garanti veremezsiniz.
SEO çalışması, basit programlar ile 3-5 link almak ile hedef kelimelerde yükselme olayı değildir. SEO çalışması, arama motoru manipülasyonu hiç değildir! SEO hizmeti; baştan aşağı bir planlama ve ölçümleme çalışmasıdır. SEO çalışmasının ciddiyetini kavramanız açısından Moz.com’un Etkili SEO Analizi için verdiği şablon bile fazlası ile yeterli olacaktır. Bu şablona bakarak SEO çalışması yapılacak projenin sadece analiz kısmının ne kadar efor gerektiren bir eylem olduğunu görebilirsiniz. Analiz sürecinden sonra kurgulanan operasyonların uygulanması ve ölçümlenmesi de bir o kadar yoğun ve disiplinli çalışma gerektirir.
Yanlış: Link Building stratejilerinizde Anchor Text olarak sadece anahtar kelimelerinizi kullanmalısınız.
Doğru: Penguen dostu bir kurgu yaratmak için Anchor Text’lerinizi doğallaştırın ve çeşitlendirin.
Öncelikle Anchor Text’i açıklayarak başlayalım: Anchor Text herhangi bir URL’e bağlantı verilirken bağlantının verildiği kelime veya kelime gruplarıdır.
Sektörünüzde veya alanınızda insanlar size ulaşmak için kaç tane anahtar kelime kullanabilir? 50, 100, 500…. Bu sorunun cevabını SEO çalışmasına başlarken yapacağınız anahtar kelime araştırması ile verebilirsiniz. Ama hepimiz şunu biliyoruz ki bu sayı 3-5 tane değil. Arama motorları da bunun farklında. Organik bir link profilinin sadece bir kaç Anchor Text üzerine kurulu olmayacağı aşikar.
Sektörünüzde veya alanınızda insanlar size ulaşmak için kaç tane anahtar kelime kullanabilir? 50, 100, 500…. Bu sorunun cevabını SEO çalışmasına başlarken yapacağınız anahtar kelime araştırması ile verebilirsiniz. Ama hepimiz şunu biliyoruz ki bu sayı 3-5 tane değil. Arama motorları da bunun farklında. Organik bir link profilinin sadece bir kaç Anchor Text üzerine kurulu olmayacağı aşikar.
Anchor Text Çeşitliliği Nasıl Sağlanır?
Netvent için örnek vermek gerekirse; INBOUND kelimesinin yanı sıra “İnbound Nedir”, “İnbound Pazarlama”, “İnbound Danışmanlığı” gibi anahtar kelimelerde Netvent’in backlink profilinde olması gerekir. türevleri için Google Adwords Tool, Google Trends ve Keyword Finder gibi araçları kullanabilirsiniz. Şunu da belirtmekte fayda var ki; Doğrudan anahtar kelimelerin Anchor Text’lerde kullanılması organik bir profil oluşturmayacaktır.
Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi SEO’da herhangi bir formül yoktur ancak ideal kullanımı gösterebilmek için şu modeli kullanabilirsiniz:
ANCHOR TEXT= [ORGANIC WORD]+ KEYWORD + [ORGANIC WORD]
Örnek:
- Türkiye’nin ilk Inbound Pazarlama Ajansı
- Güncel Inbound Pazarlama Teknikleri için
- Inbound Nedir sorusunun cevabı için
Bununla birlikte ideal bir link profilinde sadece keyword içeren anahtar kelimeler değil, “tıklayınız”, “www.siteadresi.com” , “marka_ismi” gibi doğal olarak olması gereken kelimelerde bulunmalı.
Yanlış: Link aldım, arkama yaslandım, yükseldim.
Doğru: Link, SEO için kimisine göre buzdağının görünen kısmı, kimisine göre ise ana kısmıdır. Ancak işin doğrusu backlink, Google’ın web sitesine değer verirken baz aldığı 200’ü aşkın kriterinden sadece bir tanesidir.
Bu konu ayrı bir yazı konusu 🙂 Biz yazmadan bu konuya bakmak isteyenler için Search Metrics’in hazırladığı 2014 Ranking Factors raporunu incelemenizi öneriyorum.
Yanlış: Makalelerin uzunluğu minimum 300 kelime olmalı, hedef kelimeleriniz makalede %3-7 oranında geçmelidir.
Doğru: İçerikleri arama motorlarına göre değil, ziyaretçilerinize göre üretin.
Çok fazla geriye gitmeye gerek yok: 2 sene öncesine kadar birçok ”SEO Uzmanı” hedef kelimelerin makale içerisindeki yoğunluk oranının %3-7 arasında olması gerektiğini,, makalelerin ise minimum 200 kelimeden oluşması gerektiğini, dolayısı ile her makalede kelime / oran bazında 6-14 arasında hedef kelimesinin geçmesi gerektiğini belirtiyor ve bunu ”fazlası ile” destekliyordu. Lakin Google, bu kullanıcılara ve bu duruma inanıp o şekilde devam edenlere çıkardığı o ”ünlü” güncelleme olan Penguen ile öyle bir ‘’Hello’’ dedi ki, sektördeki web sitelerinin neredeyse %25 i sarsıldı. Her ne kadar bu duruma daha sonra birçok bahane üretilse de görünen köy klavuz istemiyordu.
İçeriklerinizi arama motorları için değil kullanıcılarınız için üretin.
- Amacınız kullanıcının aradığı konuyla ilgili gerçek cevabı vermek olsun.
- Otorite yerlere link vermekten çekinmeyin.
- Kullanıcının yazılarınıza yorum yapmasını teşvik edin ve soruları yanıtsız bırakmayın.
- İçeriklerinizi paylaşılabilir kılın. Sosyal medya butonlarınızı eksik etmeyin.
- Video ve resim gibi ögeleri yazı içerisinde kullanarak, içeriğinizi çeşitlendirin.
Yanlış: Bütün Anahtar Kelimeleri Title’de Geçirin.
Doğru: İçerikleriniz emlak dükkânları değildir!
Web sitelerinize içerik eklerken seçmiş olduğunuz title, arama motorlarında sitenizin vitrini olacaktır. Dolayısı ile vitrininizi gereksiz yere doldurmak yerine içeriğiniz ile alakalı ilgi çekici şekilde seçmenizde fayda vardır.
Tekrar etmekte fayda görüyorum, arama motorları için değil, ziyaretçilerimiz için içerik üretelim. İçeriğe göre kitle beklemek yerine, kitleye göre içerik yazalım. Kolay olan dururken neden zor olanı seçer ki insan?
Hatırlatmakta fayda var: 50-60 karakter arasında başlıklarınızı oluşturabilirsiniz. Zira bundan fazlası olduğu takdirde, Google web sayfanızın başlığının tamamını göstermiyor.
Yanlış: Sosyal medyada var olalım, nasıl olduğu önemli değil.
Doğru: Hanesi olmayan köye pazar kurarsanız müşteriniz olmaz.
Birçok kullanıcı yazılım kullanarak yeni açılmış sıfır sosyal medya hesaplarına içeriklerini otomatik olarak paylaştırıp bunlardan geri dönüş bekliyor. Bu durum fazlası ile yanlış! Sosyal sinyallere sahip olmak fayda sağlar ama organik olmayan her çalışma uzun vadede zarar getirir.
İçeriklerinizi çeşitli yazılımlarla paylaşabilirsiniz ancak paylaştığınız sayfalar ve hesaplar belli bir kitleye sahip değilse, o paylaşımlarınıza geri dönüş alamıyorsanız, internet okyanusuna yeni bir çöp atmış olursunuz. İçeriğiniz ‘’Çiçek’’ ile alakalı iken paylaşım yaptığınız yerler ‘’bilgisayar’’ ile ilgili ise yine herhangi bir geri dönüş alamayacağınızdan ötürü bu paylaşımlarınızın bir faydası olmayacaktır.
Yanlış: Google Adwords, SEO sektörüne sıkılmış bir kurşundur.
Doğru: Google Adwords, SEO gibi dijital pazarlama çalışmalarınızın önemli kanallarından birisidir.
Birçok otoriteye göre, Google arama sonuçlarında hedef kitlenize (müşterilerinize) en doğru şekilde ulaşmanın yollarından birisi de SEO ve Google Adwords’ü birlikte kullanmaktır.
Bunun sebebi olarak ise SEO’nun uzun vadeli bir yatırım olduğu, Adwords’ün ise anında sonuç gösteren bir kanal olduğudur. SEO ve Adwords’ün ilişkilendirmesinde bir genelleme yapmak mümkün değildir. Adwords, bütçenizi dengelemek için SEO çalışmaları yaparken, bazı mevsimlerde aranma hacmi artan kelimelerde Adwords ile trafik almanız mümkün.
Dolayısı ile Adwords’ü SEO’nun bir parçası olarak görmemiz gerekiyor ve bu 2 olayı birbirine zıt kutuplar gibi lanse etmememiz gerekiyor. SEO ve Adwords birbirinden tamamıyla alakasız, aynı hedefe ulaşmak için kullanabileceğiniz iki farklı kanaldır.
Yazı aralarında verdiğim naçizane öneriyi hatırlatmak isterim: SEO çalışmalarınızda ve SEO performansınızı doğrudan etkileyen: İçerik Pazarlaması, Sosyal Medya Çalışmaları, Web Sitesi Geliştirmeleri gibi konularda da trafik için değil kullanıcı deneyimi için çalışın!
Değerli vaktiniz için teşekkür ederim, sürç-i lisan ettiysem affola…
Yazı dizimizin bir sonraki konusunu sizden gelecek olan yorumlara göre belirlemekten çok mutlu oluruz. Sorularınız, yorumlarınız ve eleştirilerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin!
İlk yazımıza ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Son olarak Twitter’da #SDBY etiketiyle siz de doğru bilinen SEO yanlışlarını paylaşabilir, uzmanlarımızla etkileşime geçebilirsiniz!
[hs_action id=”2688″]
