Korku, potansiyel tehlikeye içgüdüsel bir yanıt olarak tüm insanlara ve hayvanlara önceden programlanmış özel bir duygudur. Biyolojik konuşacak olursak; bir kişi korktuğunda, beyninizin belirli bölgeleri harekete geçer ve fiziksel tepkiler (refleks) gösterirsiniz.
Korkunun yaygın türü “ Gerçek ya da algılanan bir tehdide verilen ani cevap ” şeklinde tanımlansa da aslında bir başka korku türü daha var : Endişe. “ Beklenmedik olaylar karşısında hissedilen korku ” dersek sanırım kelimenin tam karşılığı zihninizde oluşacaktır.
Temel manada iki olguyu birbirinden ayıran şey ise sebeplerin gerçekleşip gerçekleşmediğidir. Temel korku tanımında korkmanıza sebep olan etkiler oradadır ve gerçekleşmiştir. Doğal olarak tepki gösterirsiniz, korkarak. Endişede ise geleceğe korku hissedersiniz bir nevi. Etkiler henüz gerçekleşmemiştir çünkü. Aslında belki de bize zarar veremeyecek bir şeyden korkarsınız endişe ederken. Bu bazen günlük aktivitelerinizi etkileyecek noktaya kadar gelebilir ve siz, henüz meydana gelmemiş olaylardan sürekli korkar halde olursunuz.
Birçok endişe şekli olsa da başarısızlık endişesi en yaygın endişe türüdür. Bu endişeyi yaşıyorsanız, eğer bir iş için elinizden geleni yaptığınız halde başarısızlık ile sonuçlanırsa siz artık başarısız birisiniz. Temelde bu anlayışa dayanan başarısızlık endişesi, en yıkıcı korku türüdür. Başarılı biri olmak için bunun üstesinden gelmeniz gerekiyor.
Elinde iyi fırsatları olduğunu düşünen fakat başarısızlık endişesi yaşayan 18-64 yaş aralığındaki insanların nüfusa oranı. 2015 yılında GEM Yetişkin Nüfus Araştırması sonuçları.
İşte bu yüzden bu endişeden kurtulmak çok önemli. Peki nasıl? Yedi etkili yol ile bunun cevabını verebiliyoruz.
1. Paniklediğinizi Anlayın
Bir çok insan öyle ya da böyle bir şekilde ne yapacağını bilemediği duygu yüklenmeleri yaşar. Bu anlarda insanlar ani ve sonucunu düşünmeden tepkiler gösterir. Bazen bu davranışlar onları sonrasında pişman etse de o an bunun farkına varamazlar. Psikologların böyle durumlar için verdiği tavsiyelerden biri de panik içinde olduğunuz zaman onu fark etmeniz gerektiği. Elbette bunu yapabilmeniz kendinizi ne kadar iyi tanıdığınız ile alakalı. Sürecin düzgün yönetilmesi ve daha kaliteli sonuçlar almak için bu şart.
Ne yapılması gerektiğine karar veremediğiniz zamanlarda da paniklersiniz. Bunun farkına varın. Elinizden bir şey gelmediğini düşünüyorsanız birilerinden yardım isteyin.
2. En Kötü Senaryonuzu Tanımlayın
Başarısızlık korkusu, genellikle insanların karşılaştıkları en ufak güçlükte pes etmelerine sebep olur. Endişe, yolunuzdaki en ciddi engel olabilir. Bu yüzden biraz durup, eğer görevinizi tam olarak yerine getiremezseniz nelerle karşılaşacağınız noktasında gerçekçi bir yaklaşımla düşünmelisiniz. Unutmayın bunu yaparken niyetiniz en kötü senaryo ne ise onu belirlemek. Bu yüzden fazla iyimser ya da fazla kötümser olmayın.
En kötü senaryoyu belirlemeniz, sonuçların ciddi ya da acil olup olmadığı noktasında daha net olmanızı sağlayacak. Böylece beklentilerinizi gerçekçi bir zemine oturtmuş olacaksınız. Çoğu zaman bunları yapan insanlar aslında ortada endişelenecek bir durum olmadığını ve gereksiz yere korktuklarını fark ediyorlar.
3. Bir Gerçeklik Kontrolü Yapın
Çoğu insan içinde bulunduğu durumu olduğundan daha olumsuz ve daha karamsar algılıyor. Bir çok bilim insanının görüşüne göre buna meyilliyiz. Bu duygu, hayatta kalma şansımızı arttırdığı için nesiller boyu genlerimize işleyerek bizlere kadar aktarılmış doğal bir tepki. Fakat günümüzde yırtıcılardan onlara yem olmamak için kaçmamıza gerek yok. Tabi eğer safaride kaybolmuş biri değilseniz.
Doğru sandığımız bir çok “gerçek” aslında hayalimizde kurguladığımız bir karamsarlık olabilir. Öyle olmadığını birileri bize kanıtlamadıkça bu hayale git gide daha güçlü bağlanıp gerçekler ile karıştırabiliyoruz. İşte tam da bu noktada bir “ gerçeklik kontrolü” yapmamız gerekiyor. Hayal kurmayın demiyoruz elbette. Sadece karamsar olmayın.
En kötü senaryonun belirlenmesinin yanı sıra, gerçeklerden uzaklaşmanızı engelleyecek bir kaç soru işinize yarayabilir:
- En kötü senaryonun bedeli gerçekten ne ?
- Bu senaryo gerçekten ne kadar kötü?
- Korktuğum şey nedir?
- Bu korku/endişe bana ne kazandırıyor?
Bu sorulara cevap verdikçe iki şey olacak: Ya hakkında endişelendiğiniz konuların aslında o kadar da korkunç olmadığını fark edeceksiniz, ya da yerinde bir endişeniz var ve bunu nasıl çözeceğiniz hakkında tutarlı çıkarımlar elde edeceksiniz.
Sonuç ne olursa olsun stres seviyeniz ve yersiz endişeniz azalacaktır.
4. Mükemmeliyetçiliği Reddetme
Mükemmeliyetçiliği sağlıklı bir yaklaşım olarak görmek, insanları başarısızlığa götüren en büyük hatalardan biridir. Özünde hemen hiç bir yapı mükemmel değildir. Zaten asıl önemli olan “ mükemmel” kelimesini nasıl ele aldığınız. Esasında önemsemeniz gereken doğru ifade “ işlevsellik”. MVP den hatırlayın.
Mükemmel sonuçlar almaya odaklandırılmış çocuklar, başarısız oldukları taktirde onlar gibi olmayanlara nazaran daha fazla acı çekerler. Nedeni ise gayet basit; yüksek ve makul olmayan standartlar. Abartılı çıkarımlar ve elbette karamsarlığın da etkisiyle depresyona girebilir hatta intihara meyilli bireylere dönüşebilirler. Ne kadar büyük bir bedel öyle değil mi?
Şartlar değiştiğinde durumlara uyum sağlayabilmek ve beklentilerinizi gerçekçi tuttuğunuz için sonuçları kabullenmek sanırım en mantıklı seçenek. Bu söylediğim ile pes etmek arasında fark var. Şöyle düşünün, kanatlarınız yok ve bir kuş gibi uçamazsınız. Bu konuda itiraz edip bir uçurumdan atlayarak aksini ispatlamayı mı istersiniz yoksa doğru neden-sonuç ilişkilerini kurup gerçekçi olmayı mı? Dediğim gibi pes etmek ile mantıklı olmak arasında fark var. Israrla uçmak istiyorsanız Hezarfen ya da Wright kardeşler gibi buna emek harcayabilirsiniz. Yine de günün sonunda kanatlarınız olmayacak.
Bu konuyla alakalı okuduğum bir yazıda yazar ; “Kusursuz olmak mutlu olmak demek değildir, insanların unutmaması gereken en önemli şey budur. ” demiş. Sanırım her şeyi özetliyor. Onca çaba onca özveri, belki de hayatın amacı haline getirilen kusursuz olma arzusu.. İnsanoğlunun mutluluğun sebebini arayışta kendine verdiği yanlış cevap olabilir mi? Belki de. Bilemeyeceğiz. Bildiğimiz şey ise daha basit : böyle bir amaç edinmek bizi hatalar yapmaya itiyor.
5. Tarihin Büyük İnsanlarını Düşünün
Her birimiz takip etmemiz gereken bir örneğe ihtiyaç duyarız ve tarihin büyük insanları bu noktada önemli bir rol oynayabilir. Bir durumda çıkış yolu bulamadığınızı görürseniz, diğer başarılı kişilerin bunu nasıl yaptıklarını görmek güzel olacaktır. Sizden önce insanların benzer sorunlarla karşılaştığını ve üstesinden geldiklerini görmek size ilham verirken, bunu nasıl yaptıklarını bilmek işinizi epey kolaylaştırabilir. Zaten tarihteki bir çok icat da mucitlerinin benzer yolu izlemesi sayesinde var olabildi. Sizin çözmeye çalıştığınız sorunun birebir aynıyla karşılaşılmış olunmasa dahi, benzer örnekler bile çözüme dair fikirler edinmenizi sağlayacaktır. Kendinizi bu insanların yerine koyarak nasıl davranılması gerektiğini daha iyi kavrayabilirsiniz.
İlham almaya başlarsanız, herhangi bir zorluk ve korku ile başa çıkabildiğinizi göreceksiniz.
6. Biriyle Konuşmak
Bütün sorunları içinize atmayın. Bu sizi içten içe yiyen bir hal almadan her konuda olduğu gibi başarısızlık endişesi yaşadığınız zamanlarda da birileriyle konuşmanız yararlı olacaktır. Elbette bilen biriyle konuşmanızı tavsiye ediyoruz, yine de şart değil. Kısmen de olsa korkularınızdan kurtulmanın en iyi yollarından biridir. Bazı insanların size bakış açısı kattığını, bazılarının ise tavsiyeler ile korkularınızı önemli ölçüde azalttığını göreceksiniz. Korkularınızı endişelerinizi paylaşın, azalsın.
7. Riske Bakışınızı Değiştirin
İnsanlar riskin asil bir şey olduğunu düşünür. Eğer risk alamazsan zirveye ulaşamazsın. Nokta. Sorun ne kadar çetin olursa olsun yoldaki tüm engelleri aşmanız gerekecek.
Elbette, kapsamlı bir planlama herhangi bir zarar vermez, aslında sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır da. Fakat bunu yapmayı sürekli erteliyorsanız, risk alma vakti gelmiştir. Unutmayın ki sadece eylemler sonuç getirir.
Sonuç
Korkular her insanda var, bu normal bir şey. Bazılarımız onlarla yüzleşirken bazılarımız ise derinlere gömmeyi tercih ediyor. Esasında derinlere itmek, görmezden gelmeye çalışmak, sizi daha çok baskı altında tutarken depresyona girmenize sebep oluyor. Her korku size zarar veren, nötralize etmeniz gereken düşmanınızdır. Başarısızlık korkusu istisna değil elbette.
Eğer bu korkuları düzenli olarak yaşadığınızı düşünüyorsanız bu ipuçlarını göz önünde bulundurun. Başarılı bir hayat için oynadığınız bu oyununda korkusuz bir kazanan olacaksınız.