Sanal gerçeklik son yıllarda popüler olan yeni sayılabilecek bir teknoloji ve şimdiden firmalar arka arkaya sanal gerçeklik gözlüklerini tanıtmaya başladılar (Playstation VR, Oculus Rift, Google Cardboard, Samsung Gear VR, HTC Vive gibi). Sanal gerçeklik, gerçek hayatın sanal bir hayat olarak taklit edilmesine denir. Esas amaç sanal gerçeklik kaskını taktığımızda kaskta bize sunulan ortama adapte olup gerçekten bulunduğumuz ortamı unutmaktır. Sanal gerçeklik ortamları şu anki teknolojide kafamıza taktığımız bir kask ya da gözlük ile oluşturuluyor.
Tabi çeşitli aksesuarlar aracılığı ile yaşadıklarını daha da gerçek hale getirenler de mevcut 🙂
EyeMynd (http://www.eyemyndbvr.com/) sanal gerçeklik dünyasında hareketlerimizi kontrolör ile değil, düşüncelerimizle kontrol edecek bir sistem yaratmak istiyor. Bu da sanal gerçeklik gözlüğü kullanırken, beyin okuma teknolojisi ile kontrolör gereksinimi tamamen ortadan kaldırılabilecek demek. Araştırmalar üzerinden de ilerleyecek olursak bundan 10 yıl sonra için, zihin kontrollü sanal gerçeklik kaskları ya da gözlükleri mümkün gözüküyor. Ayrıca Dan Cook, sanal gerçeklikte beyin okuma teknolojisinin kendini kanıtlaması için tam zamanı olduğunu düşünüyor.
Düşündüğümüz zaman beynimize hükmedecek bir gözlük hislerimize de hükmedebilir ki bu da yakın gelecekte “Matrix’e hoş geldiniz!” demek oluyor 🙂
Sanal gerçeklik dünyasına alışılmadık bir teknoloji ile giren Facebook, kendi sanal gerçeklik dünyası olan Facebook Spaces’i tanıttı!
Facebook, F8 konferansında kendi sanal gerçeklik uygulaması Facebook Spaces’i tanıttı. Facebook Spaces, insanların arkadaşlarıyla adet aynı odadaymışlar gibi eğlenceli, etkileşimli bir sanal ortamda buluşmasını sağlayan bir sanal gerçeklik uygulaması. Şu an Facebook Spaces, Oculus Rift için beta olarak kullanıma sunuluyor.
Facebook Spaces ile insanlar 360 derece video ve fotoğraflarla yeni yerleri ziyaret edebiliyor. Sanal bir kalemden tutun, şapkadan oyunlara kadar hayal edebilecek her şey havaya çizilebiliyor. Facebook Spaces sayesinde insanlar arkadaşları ile sanal dünyaya Messenger’dan bağlanabiliyorlar. Böylece gruplar halinde de oluşturdukları sanal dünyalara daha çok insan getirebiliyorlar.
Ayrıca Facebook Selfie çubuğunu da unutmamış 🙂
Sanal ortamda arkadaşlarınızla deneyimlerinizi selfie çubuğu ile çekebilir ve deneyimlerinizi anı olarak saklayabilirsiniz.
Sanal gerçeklik piyasasına giren ve şimdilik liderliği elinde tutan firmalardan birisi de Sony. Playstation VR ile sıra dışı yeni dünyalara girerek kendinizi inanılmaz bir oyun evreninin merkezinde bulmanızı, yepyeni bir oyun deneyimi yaşamanızı sağlıyor.
Yakın bir gelecekte Matrix gibi hissedebileceğimiz ve düşüncelerimizle kendimizi yönlendirebileceğimiz sanal bir dünya sizce nasıl olur? Sizin bu konudaki düşünceleriniz neler? Bizimle paylaşın 🙂