2016’da İçerik Pazarlaması: Yapmanız ve Yapmamanız Gerekenler

2015 yılı öngörüldüğü üzere içeriğin domine ettiği bir yıl oldu. Artan pazarlama bütçeleri, viral içerikler, kullanıcı odaklılık ve sıkı rekabet, akıllı stratejilerle kurgulanarak görülmeye değer sonuçlar ortaya çıkardı. Tabii ki bütün markalar için işler düşünüldüğü kadar iyi gitmedi. Hedef kitle odaklılıktan, paylaşılabilirlikten, göreceli kaliteden uzak içerikler ile rekabeti uzaktan hayranlıkla izlemekten ileri gidemeyen büyük bir marka güruh oluştu. Öngörüler 2016’nın farkındalığı yakalamayan markalar için daha büyük bir tehlike olduğunu işaret ediyor. Peki yarışı ucundan kıyısından yakalamak ya da elde edilen rekabet avantajını bu yıl da korumak için 2016’da neleri önceliklendirmek, nelerden uzak durmak gerekiyor?

• Dikkat Dağınıklığı Artmaya Devam Edecek!

Dikkat eksikliği ile ilgili yazımızda ortalama dikkat süremizin 15 yılda 12 saniyeden 8.25 saniyeye düşmesini incelemiştik. Bu yıl da sonuçlar eksi yönde ilerlemeye devam ediyor. Dikkat eksikliğinin azalması demek az zamanda çok şey başarmanız gerektiği demek. Yani bu yıl da hedef kitlenizin aklında kalmak ve onlara aksiyon aldırmak için maksimum 8 saniyeniz var!

• Şirket Hedefleri Değişti!

İçerik pazarlamasını etkili kullanan markalar, rekabeti geriden takip eden ya da yeni başlayanlara bir şey gösterdi: Artık hedef sadece markayı tanıtmak olamaz. Bu şu anlama geliyor: Rekabete yeni katılmış ya da içerik üretimine henüz başlamış bir marka olmanız hedeflerinizi kendi kulvarınızda koyabileceğiniz anlamına gelmiyor. Content Marketing Institude’nin verilerine göre B2B markaların %85’inin hedefi bilinir olmak değil potansiyel müşteri elde etmek. Bunu öngörebileceğiniz üzere satışlar takip ediyor. Bu da bu yıl markaları daha gerçekçi bir pazarlama stratejisi belirlemeye ve hedefler koymaya itecek. Aşağıdaki tablodan çıkarılması gereken çok önemli başka bir mesaj daha var: Artık markalar hedef kitleyi beslemenin (bilgilendirmek, eğlendirmek, düşündürmek vs) öneminin farkında! Yani arama motorlarına değil kullanıcıların ihtiyaçlarına ve gerçek problemlerine odaklanan içerikler oluşturmanın vakti geldi de geçiyor bile!

• KPI’larda Etkileşim Çok Daha Önemli Olacak!

Sosyal medyanın etkisi, SEO açısından önemi gibi bir çok etken geçtiğimiz yıl markalara sadece okunan değil katılıma teşvik eden içeriklerin önemini gösterdi. Hedef kitle değerli yorumlarıyla, eleştirileriyle, beğenileriyle, paylaşımlarıyla içeriklere müdahil oldukça içeriklerin yayılması, ilgili kitleye ulaşması çok daha kolay ve etkili oluyor. Bunu başarabilen markalar da doğal olarak kazanıyor. Artık kullanıcıların fikrini alabilen markayla paylaşmaktan çekinmediği gerçeğinden yola çıkacak olursak, yeteneğin kullanıcıyı etkileşime teşvik edecek içerikler oluşturmak olduğunu da rahatça söyleyebiliriz. Aşağıdaki grafikten de görebileceğiniz gibi artık markaların önceliği %72 oranla etkileşim yaratan içerikler oluşturmak. Bunu içeriğin etkililiğini analiz edebilme yeteneği ve var olan içeriği yeniden değerlendirebilmenin yolları takip ediyor.

• Hikaye Yaratmak Artık Kaçınılmaz!

Hedef kitleniz size inanırsa sizi tercih eder! 2015’te tüm dünyada markasına hikaye yaratabilenler kazandı. Tutarlı, gerçekçi ve hedef kitleyle aynı dili konuşabilen hikayeler marka fanatikleri oluşturmada rakiplerini geride bıraktı. Düşünün: Her yıl online gösterilen reklam sayısı 5.3 trilyon! Ve bu sadece reklam sayısı! İnandırıcılıktan uzak, hedef kitlesinin dilini konuşmaktan aciz bir markanın bu karışıklık ve yoğunluk içerisindeki şansı nedir sizce? Bu yıl marka mesajınızı ve hedefinizi dürüst ve içten bir şekilde pazarlama stratejileriniz ile hedef kitlenize iletmekten başka bir opsiyonunuz yok.

Facebook’ta eski sevgilisi Mert’in eşyalarını satan Fulya’yı hatırlayın. Gittigidiyor’un hikayeleştirdiği bu viral çok büyük bir kitleye ulaşmıştı. Yeni yılda da benzer başarılı çalışmaları sıkça göreceğiz.

https://www.youtube.com/watch?v=qMKfXf2yah0

• Sadece Blog Yetersiz Kalacak!

Bütün otoriteler video içeriklerin önemine 2015’te olduğu gibi 2016’da da vurgu yapıyor. Social Media Examiner’ın CEO’su ve kurucusu Michael Stelzner 2016’nın canlı video içerikler için önemli olduğunu vurguluyor. 2015 yılında Periscope ve Vine’ın büyük etkisi ile pazarlamada viral videoların kullanıldığını sıkça gördük. Vine fenomenlerinin reklam videolarına hepiniz mutlaka denk gelmişsinizdir. 2016 video içerikleri planınıza dahil etmeniz gereken bir yıl olacak. Seçiminizi isterseniz eğitici videolardan, isterseniz interaktif online seminerlerden, isterseniz kısa viral videolardan yana kullanın. Ama mutlaka kullanın!

• Reklamlara Dikkat!

2015 yılında sosyal medya platformlarında verilen reklamların kalitesinde de ciddi düşüşler yaşandı. İçeriği hazmedip hızlı kullanma isteğimiz kalitesiz reklamlara yol açtı. Bu da reklamlardan geri dönüşler elde etmeyi zor hale getirdi. 2016 yılında önemli kaynaklar olan sosyal medya reklamlarından geri dönüşler elde etmek için reklam stratejinizi de marka hikayeniz ve hedef kitlenizin ihtiyaçları açısından revize etmenizde fayda var. Potansiyel müşteri edinmenin pahalı bir yöntemi olan sosyal medya reklamlarını en yüksek geri dönüşle kullanabilmek için sağlıklı bir içerik stratejisi oluşturmanın zamanı geldi de geçiyor bile…

• Native Advertising’e (Doğal Reklam) Adapte Olmak Önem Kazanacak!

Uzun süredir bizde de konuşulmaya başlanan Doğal Reklamlar display reklamların rahatsız ediciliğinin önüne geçmek ve kullanıcılara kaliteli içerik önerileri sunmak için ortaya çıktı. Geçen yılın verilerinde gördük ki, display reklamlar hedef kitleyi rahatsız etmekten ileri gidemezken, markalar da artan reklam engelleme araç kullanımı ile istedikleri geri dönüşleri almadıklarıyla kaldı. Native advertising ise kullanıcıya, bulunduğu web sayfasının içeriğine uygun içerikleri, sayfaya ait bir öneri gibi göstermeye olanak sağladı. Öngörüler The Wall Street Journal ve the New York Times gibi büyük markaların bu yıl da bu reklamlara adapte olarak pastadan önemli bir pay ayıracakları ve bunu yapamayanların gerileyeceği yönünde. Aağıdaki tablo ise native advertising’in uzun bir süre daha artan kullanımı ile hayatımızda olacağına işaret ediyor. Bu nedenle 2016’da içerik reklam bütçenizde bu tarafa da efor ayırmakta fayda var.

• Google Güncellemelerini Takip Etmeyi Unutmayın!

Sadece 2015 yılını incelediğimizde duyurulan Google güncellemeleri birçok markanın yerinden olmasına sebep oldu. Rankbrain ve 21 Nisan Mobil Güncellemesi gibi birçok değişiklik içerik kalitesinin, kullanıcı odaklılığının önemini destekledi ve dengeleri değiştirdi. Bu yıl adınızı kaybedenler listesine yazdırmamak için içerik planlarınızı güçlendirmek kadar güncelleme takiplerini de sağlamanızda büyük fayda var. Ani kayboluşların, düşüşlerin sebebini sonradan aramaya çalışmak çok daha yorucu olacaktır!

2016’da önceki yıllarda da olduğu gibi unutmamanız gereken şey bütün dünyaya değil hedef kitlenize hitap etmeniz gerektiği! Bu doğrultuda merkezde hedef kitlesi ile paylaşılabilir, içten, hitap kabiliyeti yüksek içeriklerinizi oluşturmaya rakipleriniz başladı bile!

Yeni yılda kendi sektörünüzün mavi okyanusunda yüzmek için daha stratejik planlamalar ve operasyonlar kurgulayarak bu rekabeti yakalayabilirsiniz!

Hedeflerinizin ötesine ulaşacağınız, başarılı, bol içerikli bir yıl dilerim! 🙂